Hakkımızda
Kurucumuz
Habib Khal
Habib, Khal Mohammadi halılarını yaratan ailenin üçüncü nesil temsilcisi olarak, bu eşsiz zanaat geleneğini içtenlikle sürdürmektedir. Habib’in ailesinin üretim geçmişi, ona el yapımı halıların derin değerini ve kültürel mirasını aşkla öğretmiştir. Yamil Craft, Habib’in ailesinin zengin üretim geçmişi ve el sanatlarına olan tutkusuyla, bu kültürel mirası daha geniş kitlelere ulaştırmayı hedeflemektedir. Yamil Craft, el emeği halıların geçmişini ve sanatsal değerini, erişilebilir fiyatlarla küresel pazara sunmayı amaçlamaktadır.

Tarihçemiz
Khal Mohammad’ın 1960’larda antika halılar toplayarak halı dokuma endüstrisindeki yolculuğuna başladığı döneme dayanır. Bir süre sonra halılar üzerinde uzmanlaşan Bay Khal Mohammad, Afganistan’ın kuzey bölgelerindeki kendi kasabasından ve komşu köylerden büyük bir ustalık ve el emeğiyle dokuyan kadınlarla işbirliği yaparak, onların eserlerini küresel pazara tanıtmak amacıyla çalışmaya başladı. Büyük bir tutku ve adanmışlıkla, Khal, onların eserlerini küresel pazara tanıtarak Afganistan’ın zengin kültürel mirasını dünyanın dört bir yanındaki müşterilere bağlayan bir köprü oluşturmayı başardı. Ardından kendi koleksiyonunu yarattı, Khal Mohammadi Halıları. Benzersiz organik boyama tekniği, canlı kırmızı renkleri, kadifemsi dokuları ve belirgin geometrik desenleriyle Khal Mohammadi halıları dünya çapında büyük hızla tanınır hale geldi. Bugün, operasyonumuz üç kıtaya yayılmış durumdadır: Kuzey Amerika (ABD), Avrupa ve Asya.
“Khal Mohammad (sağ) Afganistan’daki üretimhanesinde, 1998.”
Fabrikamız
Üretim tesisimiz, Afganistan’ın kuzey bölgesinde bulunan Akça’da yer almaktadır. Yetenekli dokumacılarımızın %90’ından fazlası, Akça’da evlerinden çalışarak geçimini sağlayan yerel Türkmen kadınlardır. Bu, aksi takdirde iş bulma fırsatları konusunda zorlanacak yaklaşık 2500 aileye güvenilir bir gelir sağlar. Yüksek kaliteli yünlerin titizlikle seçilmesinden paketlemeye kadar tüm üretim döngümüz, her adımda tutarlı kaliteyi sağlamak amacıyla tek bir merkezi konumda gerçekleşir. Kültürel teknikleri yaşatmak ve çevresel sürdürülebilirliği önceliklendirebilmek için süreçlerimizde mümkün olduğunca makine kullanımından kaçınıyoruz. Özellikle, endüstriyel makine yapımı ürünlerin her şeyin yerini aldığı bu dönemde el yapımı ürünlerin değerini daha çok benimsiyoruz.